( Babamın kaleminden… )
Değerli Doğa Severler; Bu yazımda yabani ot mücadelesi ‘ne ilişkin genel bir bilgi ve kendi bahçemizde yabani otlara karşı vermiş olduğumuz mücadeleyi anlatmak istiyorum. Önce Biraz Teknik Bilgi:
Yabani otlar sadece görüntüyü bozmaz. Bahçelerin çehrelerini bozan yabani otların tek zararları estetik yönlü değil. Bu istenmeyen bitkiler aynı zamanda topraktan su ve besin çekerek bahçe ve kültür bitkilerinin zayıflamalarına ve ölmelerine neden oluyorlar. Çeşitli uygulamalarla başa çıkabileceğiniz bu yabancı otlar, tam anlamıyla evlerinize yerleşen işe yaramaz akraba gibidir. Güzel kokmazlar, besin vermezler, bahçe dekorasyonuna bir katkı sağlamazlar.
Ekili ve dikili alanlarının da belalısı olan bu yabani otların en bilindikleri ayrık otu, arapsaçı, sinir otu, çobançantası ve tarla sarmaşığı gibi iki yıllık ya da çok yıllık bitkilerdir. Bu bitkiler hızlı gelişip yayılmalarıyla ünlü oldukları için üreticilerin canını oldukça sıkarlar.
Neyse ki yabani ot mücadelesi ‘ni başarıya ulaştıracak 4 aşama var: 1-Koruyucu Önlemler :
*Bahçe peyzajı yapmaya başlamadan önce ilk dikkat edilmesi gereken şey, çim ekimi yapılacak alandaki yabani bitki türlerinin bulunup bulunmadığını tespit etmektir. Ekime başlamadan önce toprağı birkaç kez işleyerek yabani otların çıkmasını teşvik etmeli, ardından da onları yok etmelisiniz. Bu uygulama sayesinde toprakta her zaman uyku halinde olan yabani ot rezervlerini büyük oranda azaltabilirsiniz. *Arazinin drenajını düzgün bir çizgi halinde tasarlamalı, tepeleri düzelterek çukurları doldurmalısınız. Böylece olası su birikintilerin önüne geçerek, sulak alanları seven yabani otların gelişimini engellersiniz. *Bahçenizde kullanacağınız toprağın kaliteli olduğundan emin olun. Kalitesiz topraklar yabani bitkilerin tohumlarından arındırılmamış olabilirler. *Kullanacağınız tohumların sertifikalı olmalarına özen gösterin. Bu tür tohum paketlerinin içinde yabani tohumlar bulunmaz. *Hayvan gübresi kullanacaksanız, küçükbaş hayvanlardan elde edilmiş ve iyi yakılmış olanlarını tercih edin. Büyükbaş hayvanlardan elde edilmiş olanların içeriğinde daha çok yabani tohumlar bulunur; gübre iyi yakılamamışsa yabani ot tohumları hâlâ canlılıklarını koruyor olabilirler.
2- Yabani Ot Mücadelesi ‘nde Mekanik(Doğal) Çözümler:
Yabani otlarla mücadele konusunda fiziksel yöntemler en eski çağlardan beri uygulanmakta. Tam olarak kesin çözüm olmasalar da, oldukça etkili sonuçlar verebilen bu yöntemler, küçük çaplı toprak parçasını işlemek isteyenler için ideal.
İşte fiziksel yöntemler:
*
Sürme: Sürme esnasında yeni çıkan veya gelişmekte olan yabani otlar ölür ama kökü derinde bulunan bitkiler için toprağı alt üst etmek gerekir; bu sebepten dolayı kesin çözüm sağlayan bir uygulama değildir. *
Çapalama: Fiziksel uygulamaların arasında en işe yarayan yöntemlerden biridir ama oldukça meşakkatlidir ve zaman alır. Günümüz şartlarına pek uymuyor sanki?
*Malçlama: Işık geçirmeyen malzemelerle yabani otların güneşten beslenmesini engellemeye malçlama deniyor. Örneğin çilek tarımında yapılan
siyah malçlama , hem toprağın ısısını arttırarak çileğin gelişme hızını arttırıyor hem de yabani bitkileri yok ediyor.
*Su Altında Bırakma: Çeltik tarlalarına kullanılan yöntem; yabani bitkileri su altında bırakarak onları boğmaya deniyor.
*Yakma: Her ne kadar ülkemizde özellikle kırsal kesimde kullanıyor olsa da yakma işlemi ekolojik dengeyi bozduğu için uzmanlarca önerilmez.
3-Yabani OtMücadelesi ‘nde Biyolojik Çözümler :
Yok etmek de değil de popülasyonunu azaltmak istediğiniz yabani otlara karşı onlar için zararlı olan böcek ve bitkileri kullanma yöntemi, doğayı silah olarak kullanmak isteyen bitki severler için kullanışlı bir yol.
Örneğin yabani otlarla mücadelede sirke kullanabilirsiniz. Sirkede bulunan asetik asit yabani otların köklerini kurutacaktır ama unutmayın: Bu durum tüm bitkiler için geçerli; yani çimlerinize ya da çiçeklerinize asla değdirmemelisiniz.
4-Yabani Ot Mücadelesi ‘nde Kimyasal Çözümler:
Evet, şimdi geldik teknolojinin faydalarına. Kimya bilgimiz arttıkça yabancı bitki mücadelesinde çok daha etkili yöntemler üretiyoruz. Yabani ot Mücadelesi ‘nde kesin bir çözüm arıyorsanız,
herbisitler sizin aradığınız reçete. Herbisitler, sadece bitkileri hedef almaları için hazırlanmış kimyasal ilaçlardır.
Herbisitler ikiye ayrılıyor: Total herbisitler ve seçici herbisitler. a)Total Herbisitler: Bitkilerin nötron bombası diyebileceğimiz kimyasal karışımlardır. Uygulandığı alanda hiçbir bitkiyi sağ bırakmaz, kullanım hakları sınırlıdır. Çoğunlukla endüstriyel alanlar için (havaalanı, tren istasyonu inşaatı vb.) kullanılırlar.
b)Seçici Herbisitler: Belirli bitkileri hedef alan özel kimyasal karışımlardır. Herbisitler üç şekilde uygulanır: *Kültür bitkilerini ekmeden önce, *Yabancı bitkiler topraktan çıkmadan önce, *Yabancı bitkiler topraktan çıktıktan sonra. Herbisitler, etkilerini arttırmak amacıyla karıştırılarak da kullanılabilirler ama bunun için profesyonel bilgiye sahip olmalısınız. (Kaynak :
https://www.teknikturk.com.tr/TR/bilgi-merkezi/4211/yabani-otlarla-mucadele-yontemleri)
Teknik Bilgilerden Sonra Gelelim Bizim bahçemizdeki Yabani Ot Mücadelesi ‘ne
Çocukluğumda büyüklerin bostan bitkilerinin ekili olduğu tarlaya
kehan yapmaya gittiklerini duyardık. Biraz büyüyünce bu işi bizler de yapmaya başladık. Kullandığımız kehan kelimesinin günümüz diliyle anlamı ise tarlayı yabancı otlardan temizleme, çapalama işidir. Yabani ot mücadelesi ‘nde; Günümüzde de hem ekili alanların hem de dikili alanların istenilen ürün verimini sağlayabilmek amacıyla yapılması gereken bir mücadeledir .Ancak yabancı ot mücadelesinin birkaç yöntemi bulunmaktadır. Bu yöntemlerden birincisi doğal yöntemlerdir. Adından da anlaşılacağı üzere ekili veya dikili alanlarda bulunan yabani otlar kimyasal herhangi bir katkı maddesi kullanılmadan, tarım araç veya aletleriyle yapılan mücadeledir.Doğal mücadele yönteminde ekili yada dikili alanın büyüklüğüne göre elle kullanılan çapa makinesi veya traktör arkasına takılan çapa makinesiyle yapılabileceği gibi elle kullanılan çapa ile de yabani otlar temizlenmeye çalışılır. Eskiden yabani otlara karşı elle kullanılan tırpan aletiyle mücadele ederken, günümüzde el tırpanının yerini elektrikli veya benzinli tırpanlar almıştır.
Yabani ot mücadelesi ‘nde etkil bir diğer mücadele yöntemi ise zirai(kimyasal) ilaçlarla yapılan mücadele yöntemidir. Bu iki mücadele yönteminin de artı ve eksileri bulunmaktadır. Doğal yöntemlerle yapılan yabani ot mücadelesinin olumlu yönü, toprağın içerisinde bulunan mineralleri ve toprağa faydalı solucan gibi canlıların zarar görmemesidir. Olumsuz yönü ise oldukça zahmetli ve zaman alıyor olmasıdır. Aynı şekilde yabani otlarla mücadelede kullanılan kimyasal maddeler de kesin bir mücadele yöntemi olarak olumlanırken, toprakta bulunan faydalı bazı canlıları yok etmesi ve toprağa geçen kimyasal atık nedeniyle yer altı sularının zamanla kirlenmesi de olumsuz yönüdür.
Yukarıda anlattığımız yöntemlerden doğal yöntemi (sürme, benzinli tırpanla biçme ve kimyasal (ot ilacı kullanma)yöntemini biz de bahçemizde zaman zaman kullandık. Şöyle ki; Bahçeyi satın aldığımız zaman, adam boyuna ulaşmış otlardan ve küçük boy çalılardan geçilmiyordu. Çünkü bahçeye yaklaşık olarak beş yıl ayak basılmamıştı.
( Bahçenin İlk haline ilişkin fotolar )
Beş yıl aradan sonra biz bahçeye bir şeyler yapmayı düşünüyorduk.Bunun için öncelikle bahçemizin sınırlarını bilmemiz gerekiyordu. Bu amaçla bir harita ve kadastro mühendisini bahçeye götürerek bahçenin sınırlarını belirlemeye çalıştık. Mühendisin bahçenin koordinatlarını kullanarak cihazla belirlemiş olduğu noktalara önceden hazırlamış olduğumuz yaklaşık 1 metrelik demir parçalarını çakarak, dikilen demirlere çekmiş olduğumuz kırmızı-beyaz şeritlerle bahçenin etrafını sardık. Artık bahçemizin sınırları belli olmuştu.
Bahçedeki ilk işimiz bahçenin yüzeyini kaplayan otlardan ve çalılardan kurtulmak oldu.Bunu yapmak içinde bahçeye bir kepçe çağırmamız gerekiyordu. Çağırdığımız kepçe bahçenin ilk planda dikim yapmayı düşündüğümüz alanları temizlemeye çalıştı. Uzun bir uğraştan sonra bahçemiz yabani otlardan ve çalılardan kurtulmuştu.Yaklaşık 2 traktörü dolduracak kadar yabani ot ve çalı yığını birikmişti. Bahçeyi aldıktan sonra ilk yabani ot mücadelesi böyle olmuştu.
Bahçemizi ilk satın aldığımızda yaptırdığımız bahçe tesfiyesini anlattığımız yazımıza burdan ulaşabilirsiniz. ( İş Makinesiyle otları temizlettikten sonraki fotoğraflar)
2017 yılının Şubat ayında bahçeye ağırlıklı olmak üzere zeytin, ceviz ve bir miktar meyve ağacı dikimi yaptıktan sonra Nisan-Mayıs aylarında fidanların arasında otlar boy vermeye başlayınca, komşuların da tavsiyesiyle çağırdığımız bir traktör ile yabani otlarla mücadeleye tekrar başlamış olduk. Ve bu sezonu böyle geçirdik. Bahçeyi sürme işlemi sonucunda,otlar tamamen yok olmadıysa da dikilen fidanlara da fazla zararları olmadı. Ancak 2018 yılı Nisan ayı gibi fidanlar arasında bulunan yabani otlar oldukça sıklaştı ve boy attı ki, bazılarının boyları fidanların boyundan daha uzun ve fidanlara göre daha gelişmişti. Bunlara karşı gecikmeden mücadele etmemiz gerekiyordu.
( Ceviz fidanlarımızın olduğu bölge temizlenmeden önce..)
Bahçeyi satın aldıktan sonra lazım olur düşüncesiyle bir çok tarım aletiyle birlikte satın almış bulunduğumuz benzinli tırpanı kullanmanın tam da zamanıydı. Yine komşuların tavsiyesiyle benzinli tırpanla otları yeterince kısalttıktan sonra tırpanlanan yerlere ot ilacı uygulamaya karar verdik. Ve uygulamaya başladık. Önce fidanların dikili olduğu bütün alanı benzinli tırpandan geçirdik.Artık Yabani otlar oldukça kısalmış ve fidanlar ortaya çıkmıştı. Tırpanın ardından şarjlı sırt ilaçlama makinesi ile tırpanladığımız yerleri ot ilacı ile ilaçladık. Sonucu biz de merak ediyorduk.Acaba yabani otla mücadelemizde başarılı olacakmıydık. Bekleyip görecektik. Evet otların bir kısmı sararıp kurumaya başladı ancak otların içerisinde bulunan bazı otların kurumadığı gibi büyüdüğünü ve fidanların etrafını sardığını gördük. 2018 yılı sonuna geldiğimiz de bu otlarda kurumaya başladı.Bu yılı da böyle bitirmiş olduk. 2019 yılı mart ayı içerisinde budama amacıyla bahçeye gittiğimizde, geçen yıl kurumuş olarak gördüğümüz çalı biçimindeki yabani oyların dipten başlamak üzere yeşermeye başladıklarını görünce, zoru seçtik ve bu otları dipten kökleriyle beraber sökmeyi düşündük.
( Ceviz fidanlarımızın olduğu bölge temizlenmeden önce..)
Bu yabani otları kökten sökme işine cevizlerden başlayacak ve zamanımız kalırsa meyve ağaçlarının bulunduğu alanla devam edecektik. Düşüncemizi uygulayabilmek amacıyla işten 2 gün izin almayı da düşündüm. 2 gün izinle beraber hafta sonu birleşince bahçede 4 gün geçirecektik. Program yaptık ve 21 Nisan 2019 günü bahçeye gittik. Yabani otları kökten sökme işini bahçe aletlerimiz arasında bulunan bel ile yapacaktık. Bu iş, bizim gibi uzun süredir toprakla uğraşmamış insanlar için zor olacaktı. Ama oldukça kararlıydık.
( Ve temizlemeye başladık…)
( Temizleme işlemini bitirdik. Böylece fidanlarımız ortaya çıktı)
Zor da olsa cevizleri ve meyveleri bu yabani otlardan temizleyecektik. Saat 11.00 olduğunda bel ile yabani ot mücadelesine başlamıştık.Eşim küçük birer çalı görünümünde olan otların dallarını toplayarak otun köklerinin nerede olduğunu görmeme ve beli otun köklerine doğru vurmama yardım etti. Evet mutlu sona ulaşmıştık. Cevizlerin ve meyve fidanlarının içerisinde bulunan bu çalı görünümlü yabani otları sökmüş ve uygun bir zamanda yakılmak üzere bir yere yığmıştık. Otların yığıldığı yer bir harman yerine dönmüştü. Fakat bu zorlu üç günü sonunda çalışırken eldiven takmama rağmen sol elimin işaret parmağında yaraya dönüşen bir deri soyulması oluşmuştu ve çok yorulmuştuk. Ama artık başta ceviz fidanlarımız ve meyve fidanlarımız uzaktan daha güzel görünüyordu. Sonuç bizi sevindirdi. Umarım fidanlar da sevinmiştir. Artık meydan onlara kalmıştı. Onların suyuna ve minerallerine ortak olan en büyük düşmanları artık yoktu. İstedikleri gibi dal verip gelişebilirlerdi. Biz de sonucu heyecanla bekliyoruz. Onları birer küçük ağaç olarak gördüğümüzde elimdeki yaraların ve yorgunluğumuzun boşa gitmediğini görüp mutlu olacağız.
Şimdiden köklerinden sökmeye çalıştığımız yabani otların havaların ısınmasıyla tekrar yeşerip yeşermeyeceklerini çok merak ediyoruz. Eğer yapmış olduğumuz yabani otları köküyle söküp yok etme mücadelesi sonuç verirse,ne zaman yaparız bilmiyorum ama aynı işlemi zeytin fidanlarının bulunduğu alana da uygulamayı düşünüyoruz.
Sonuç olarak doğa severler,kolaya kaçıp kimyasal ilaçlarla toprağı ve toprakta yaşayan canlılara zarar veren kimyasal yöntem(ot ilacı) yerine, zorlu da olsa doğal bir mücadele yöntemi ile yabani otlarla mücadeleye kaldığımız yerden devam. Hoşça Kalın.Doğayla kalın.
HOBİ BAHÇEMİZDE GERÇEKLEŞTİRDİĞİMİZ İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK İŞLEMLER