Bugün sizlere İzmir Kemalpaşa’da kurmuş olduğumuz bahçemize dikeceğimiz zeytin türünü belirlerken nelere dikkat ettiğimizi ve neden Trilye gemlik zeytini tercih ettiğimizi anlatmak istiyorum. Bu yazımda Trilye gemlik zeytini ‘nin yapısal özelliklerine ve yetiştiriciliğine dair detaylı bilgiler bulabilirsiniz. Trilye Bursa İlimiz sınırları içerisinde kalan eski bir Rum şehridir. Antik Trilye şehrinde yüzyıllar boyunca zeytin üreticiliği yapıldığından ve bu yörede yetişen zeytinin diğer çeşitlerden ayrılan özellikleri olması bakımında bu zeytin çeşidi trilye zeytini olarak anılmaktadır. Dünyada siyah ve salamura sofralık zeytin olarak bilinen yağ oranı yüksek bir zeytin olan trilye, sofralık zeytinin kraliçesi olarak bilinmektedir.
Trilye zeytinin üretiminin yapıldığı yörede ( Mudanya yöresi ) ürünü pazara ulaştıracak zeytin hali olmadığından, trilye zeytini Gemlik üzerinden Türkiye ve Dünyaya gönderilir. Bu sebeple de halk arasında gemlik zeytini olarak da bilinmektedir. Böylece bir kafa karışıklığına son verelim. Trilye zeytini ile gemlik zeytini aynı türdür. Yağ oranı %30 dur ve bildiğiniz gibi tüm ürünlerde yağ oranı yüksek olan ürünler lezzetlidir. Fakat yağ oranı düşük kaba oranı yüksek olan ürünler pek tercih edilmemektedir. Kısacası diğer türlere göre trilye gemlik zeytini yağ oranı yüksek bir türdür. Aslında yağlık ve sofralık diye bir ayrım yoktur. Fakat yağ oranı yüksekliği insanları böyle bir betimlemeye yönlendirmiştir. Edremit zeytini 8-10 kg den 1 kg yağ verirken, trilye gemlik zeytininde bu oran 4 kg ye 1 kg dir. Tabi bu oranların yakalanabilmesi için zeytin cinsinin ana vatanına yakın olması, o yıl ki iklim koşulları, sulama, gübreleme ve güneşlenme oranı gibi farktörler de etkilidir. Trilye gemlik zeytini Bursa’dan başlayan ve kıyı şeridinden Mardin’e kadar ulaşan geniş bir coğrafyada üretimi yapılan bir türdür. Tabi bu coğrafi farklılıklar zeytinin yağ oranını ve rekoltesini de etkilemektedir. Meyve ağaçlarında bu günden yarına ürün hasadı yapma kara geçme gibi bir durumun söz konusu olmadığını biliyoruz. Hatta ve hatta zeytin ağacı dikmeyi düşündüğümüz bir yerde önceden sebze veya tahıl üretimi yapıyorsak, ondan edindiğimiz kardan da en az 6-7 sene vazgeçmemiz gerekiyor. Ve bu kardan vazgeçilen yıllarda sürekli düzenli olarak bahçeye harcamalar yapmak gerekiyor. Fakat tüm bunların yanında zeytin gibi bir meyvenin tercih edilmesi doğru bakımla birlikte 50-60 yıl verim almak anlamına geldiğinden karlı bir yatırım olarak ortaya çıkıyor. Tüm bu bilgilerin ışığında Dünya genelide diğer yağ çeşitlerinin tüketimi giderek gerilerken zeytin yğı tüketimi giderek yaygınlaşıyor. Tabi bu durumda uzun yıllar meyve verebilen bu ağacın karlılığını arttırıyor.
Trilye gemlik zeytini de diğer tüm zeytin çeşitleri gibi kış aylarında yapraklarını döküp uykuya yatmadığından,
-5 derece hava sıcaklığının altındaki iklim koşullarında yetişmek için uygun değildir. Bu yörelerde yetiştirilen zeytinin rekoltesi ve yağ oranı mutlaka farklılık gösterecektir. Zeytin genel anlamda iklim koşulları sağlandığında kanaatkar bir meyve çeşididir.
Döneminde yapılacak doğru sulama ve gübreleme ile iyi sonuçlara varmak mümkün olacaktır. Zeytin fidanı tüplü olarak piyasada fazlasıyla yaygın durumda. Yıl içinde çok soğuk ve çok sıcak zamanlar haricinde yıl boyu zeytin fidanı dikimi yapılabilmektedir. Yine de
en doğru dikim döneminin Kasım-Mart ayları arası olduğundan söz edebiliriz. Trilye gemlik zeytini ‘nde gübrelemeye biraz değinmek gerekirse; gübreleme işleminden önce yapılacak toprak ve yaprak analizleri gübre seçiminde baz alınmalıdır. Genel olarak fosforlu ve potasyumlu gübreler sohbaharda, azotlu gübrelerin ise ilkbaharda verilmesi tavsiye edilmektedir. Zeytin ağacının sulanması rekolteyi arttıran unsurlardan bir tanesi durumunda. Hiç sulama yapma imkanının olmadığı bölgelerde bile en azından zeytin ağacının çiçeklenme ve zeytin çekirdeğinin sertleşmeye başladığı dönemde mutlaka sulama işleminin yapılması gerekmektedir. Aksi halde o yıl ki meyvenin rekoltesi düşük kalacak, bu durum da karlılığın önüne geçecektir. Damla sulama imkanı bulunan bölgelerde yıl bazında kontrollü olarak sulamanın yapılması zeytinin et oranını etkileyen bir unsurdur. Trilye gemlik zeytini ‘nin hasat zamanı iklim şartlarına göre her ne kadar değişiklik gösterse de genel olarak Kasım – Aralık aylarında yapılmaktadır. Ürünün bol olduğu yıllarda ise bu dönem biraz daha gecikebilmektedir.
Sofralık zeytinde hasadın elle yapılması üründe hasar oluşmaması açısından önemli bir faktör. Hasat sırasında değneklerle eski usulde ağaçların dövülüp hırpalanması ile dalların ve filizlerin zarar görmesi, bir yıl sonraki verimi hissedilebilir oranda etkileyeceğinden, mümkünse zeytin hasadının elle ve yeni yeni yaygınlaşmaya başlayan
elektronik tarak ve dal sallama yöntemleriyle yapılmasında büyük fayda var. Böylece ağaç bir yıl boyunca zarar gören dallarını onarmak yerine tüm enerjisini yine rekoltesi yüksek ürün vermek için harcayacaktır.
Zeytin ağacında önemli hususlardan biri de budama aşamasıdır. Zeytinde budama işlemi mutlaka işin ehli kişiler tarafından yapılmalıdır. Teknik olarak budama esasları pratikle pek uyuşmayacağından
zeytinde budama işleminde dikkat edilecek hususları şu şekilde toparlayabiliriz; Zeytin budamasında genel olarak amacımız ağacın ana dallarının verimsiz yan dallar yüzünden güneş almasını önlenmesini engellemek kısacası ağaca hava aldırmaktır. Her yıl düzenli olarak zeytinde budama faaliyeti yapılmalıdır. Zeytin budamasında budamada kullanılacak makas ve diğer malzemelerin budama öncesi çamaşır suyuyla dezenfekte edilmesi gerekmektedir. Budamaya ağacın tepesinden başlar isek, aşağıdan görünmeyen kurumuş dalları daha çabuk tespit edebilir ve yukarıdan aşağıya doğru daha verimli bir budama gerçekleştirebiliriz. Ağacın ortasında sıkışıklık yapan dallar kesilir. Sulama imkanının kısıtlı olduğu bölgelerde ürünün iriliğini – et oranını arttırmak amacıyla aşırı sert budamaya başvurulmaktadır. Fakat eğer bahçemizin sulama imkanı varsa daha seyrek budamayla budama çalışmasını bitirebiliriz.
Trilye Gemlik Zeytini ‘nde ağaç başı verimden bahsetmek gerekirse;
verimli yılında sulanma imkanı olmayan bahçelerde 13-16 kg ürün alınabilinirken, sulama imkanına sahip bahçelerde bu miktar 45-50 kg ürüne kadar çıkmaktadır. Bu oran zaten bize sulamanın önemini fazlasıyla göstermektedir. Bir de vurgu yapmamız gereken bir konudan bahsetmek istiyorum. Yukarıda bahsettiğim ağaç başı 50 kg ürün alınan bir ağacın budaması yapılmazsa yaklaşık 80-90 kg ürün alabilmek mümkün olacaktır. Fakat bu alınan ürün istediğimiz rekoltede yani irilikte olmayacağından ve biz ürünümüzde niteliğe önem verdiğimizden başarılı bir hasat dönemi olmayacaktır. Bu sebeplerle budama, sulama ve gübreleme işlemlerine ayrı ayrı özen göstermek güzel ve verimli bir hasat döneminin altın anahtarı konumundadır. Genel olarak trilye gemlik zeytini üzerinden zeytin meyvesi hakkında genel bir bilgi vermiş olduk. Önümüzdeki dönemde Zeytinde sulama, gübreleme, budama ve hasat konularına ilişkin ayrı ayrı yazılar hazırlamayı düşünüyorum. Bu yazıya eklemek istediğiniz veya düzeltmek istediğiniz yerler mevcutsa yorum yapıp katkıda bulunabilirsiniz.
HOBİ BAHÇEMİZDE GERÇEKLEŞTİRDİĞİMİZ İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK İŞLEMLER